Dijital pazarlama dünyasında içerik üretiminin önemi, Google’ın son güncellemeleriyle daha da önemli bir yere ulaştı: İçerik, bir web sitesi ile ilgili çok şey söylüyor. Dahası, mesele sadece arama motorlarını kendinizi kanıtlamak değil. Aynı zamanda bir şekilde sitenizi ziyaret eden kullanıcının içerikle yüksek skorlu bir deneyim yaşayarak orada kalmaya devam etmesini sağlamak.
SEO, günümüzde tam olarak kullanıcıya en iyisini sunmak için çalıştığından, SEO uyumlu bir içerik ile kullanıcı odaklılığı ve arama motorlarında yüksek bir sıralamayı elde etmek mümkün. Peki, nedir SEO uyumlu içerik? Bir içeriği SEO uyumlu olacak şekilde hazırlamak tam olarak neyi gerektiriyor?
Keşfetmeye hazırsanız, işte şimdi başlıyoruz!
Hızlı Erişim Menüsü
SEO Uyumlu İçerik Nedir?
Arama motorları belirli anahtar kelimeler ile yapılan sorgulamalarda kullanıcının karşısına en alakalı, en yararlı ve en performanslı siteyi öncelikli olarak çıkarmayı amaçlar. Bu denklemde en alakalı ve en yararlı olan ise bizzat içerik ile belirleniyor.

SEO uyumlu içerik, arama motorlarının talep ettiği temel kriterleri içerisinde barındıran, teknik bakımdan ve kullanıcıya sunduğu deneyim bakımından güçlü bir içerik anlamına gelir.
Bunun için bir içeriğin hedeflediği sorgulamaya hitap edebilecek şekilde, bir bilgiyi en net, doğrudan ve doğru şekilde vermesi gerekir. -Elbette diğer teknik gereklilikler ile birlikte. Gelin SEO uyumlu içeriğin nasıl yazılabileceğine birlikte bir göz atalım.
SEO Uyumlu İçerik Nasıl Yazılır?
Geçmişte SEO uyumlu içerik yazım süreçlerinde anahtar kelimenin ‘’gerçek star’’ olduğu düşünülürdü. Yeterince anahtar kelimeyi bir şekilde barındıran içeriğin sıralamalarda adım adım yükseldiğini gören diğer web site sahipleri, içerikten çok anahtar kelime yoğunluğuna değer vermeye başladı. Ne var ki, geçmişten bugüne Googlebots’un sayfanızı ve dolayısıyla içeriklerinizi tarama stili gerçekten çok değişti.
Anahtar kelimeler halen önemli. Fakat artık kullanıcıya doğrudan yanıt veren içerik kalitesinin geçmişten çok daha fazla önemsendiğini biliyoruz. Yapılan son güncellemeler herhangi bir anahtar kelime kullanmadan, h1 ya da h2 gibi meta tag’ları ile spesifikleştirmeden bir soruya verdiğiniz yanıtın Googlebots’un paragraf tarama davranışı ile algılanabildiğini ve gerekirse featuret snippet olarak SERP’te gösterildiğini ortaya koyuyor.
O halde SEO uyumlu içerik, artık kullanıcının o sayfada tam olarak ne deneyimlediğini daha çok önemsiyor.
Hedef Kitlenizi Tanıyın
SEO uyumlu içerik üretimi, öncelikle kime hitap ettiğinizi bilmenizi gerektirir. Ancak bu şekilde onların sorgulama niyetlerini anlayabilir, onların anlayacağı dilden konuşabilir ve onlara hitap eden call-to-action’lar ile onları sitede tutabilirsiniz.

Peki, nedir bu hedef kitle?
Arama motorlarını milyonlarca kişi aynı anda kullanır. Fakat sizin hitap ettiğiniz kesim, spesifik olarak bir sorgulamayı yapan kesimdir.
Örneğin ‘’Fransızca öğrenmenin püf noktaları’’ isminde bir içerik ürettiğinizi düşünelim. Bu içeriği kimler okuyacak? Bu kişilerin yaşları kaç? Bu kişiler en çok hangi sosyal medya platformlarını kullanıyorlar? En çok hangi tür müzikleri dinliyorlar? Hangi ünlüleri takip ediyorlar?
Kitlenizi segmente etmeye çalışmak ve bu yolla içeriği onları sayfada daha çok tutarak hemen çıkma oranlarını düşürecek bir seviyeye getirmek, SEO skorlarınıza olumlu katkıda bulunacaktır. Verdiğiniz bilgileri alan çalışmaları, örnekler ve görsellerle desteklerken onların anladığı dilden konuşun.
Amacınıza Bağlı Kalın
Kendinize ‘’bu içeriği neden yazıyorum?’’ sorusunu sorun. İçeriğin kapsamı dışına çıkacak konulara girmekten kaçının ve bir şekilde uzaktan bağlantılı konuların varlığından kullanıcıları haberdar etmek için ona diğer sayfaları önerin. Amacınıza bağlı kalmak, kullanıcının kalabalık ve takibi zor bir bilgi yığını içerisinden işine yarayacak bir bilgiyi bulmaya çalışmasını engeller. Bunun yerine kullanıcı, tam olarak sorgusuna yanıt veren, açıklayıcı ve sade bir bilgi bloğu ile karşılaşır.

Tam da olması gerektiği gibi.
Zengin Bir İçerik Sunun
Geçtiğimiz yıl blogger’lar arasında yapılan bir araştırma, blog stratejisinde 2000 – 3000 kelime ve üzeri kelime sayısına sahip olan içerikler paylaşarak bunları 10 ya da daha fazla görselle destekleyen kullanıcıların uzun vadede hedeflerine daha kolay ulaştıklarını ortaya koydu.
Bu ne demek?
Sunduğunuz içeriğin ardı ardına gelen paragraflar zinciri olması kimsenin işine yaramıyor, tam olarak bu demek! İşte Epey’den ufak bir örnek:

Kullanıcılar zengin ve renkli internet dünyasında bir şeyleri uzun bir süre okumaya ikna edilebilir. Bu son derece zor, fakat yapılabilir. Bunun için onlara zengin içerikler sunmalısınız. Blog içeriğinizin içerisinde bulunan görseller, gif’ler, videolar, içeriğin türüne göre karşılaştırma yapılmasını sağlayan tablolar, infografikler ve çok daha fazlası, kullanıcıların sitenizde bulunmaya devam etmesini, içeriğe ilgi duymasını sağlar.
Onlara keyifli bir okuma deneyimi sunmadığınız sürece, onları sayfanızda daha uzun süre kalmaya ikna edemezsiniz. Bir kullanıcının bir konu hakkında arama yaptıktan sonra sitenize girip, sitenizden hemen çıkıp rakip sitenize giriş yapması ise, SEO skorlarınız bakımından oldukça olumsuz bir durum: Google bunu pek sevmeyecek.
O halde ne yapmak gerekiyor?
İçeriğinizi bolca medya öğesi ile destekleyin. Referanslarını vererek ilgili Youtube videolarını, Instagram paylaşımlarını içeriğinize eklemekten çekinmeyin. Farklı ürünler arasında tercihin nasıl yapılabileceğini anlatıyorsanız, kullanıcılara konuyu uzun paragraflar halinde sunmak yerine tablo çizin. Arama motorları zengin içeriği sever ve sizi daha yukarı çıkarır.
İçeriğinizin Sık Sorulan Sorulara Yanıt Verdiğinden Emin Olun
Özellikle holistik bir konu hakkında içerik yazarken, içeriğin kapsamlı olması sizin için mükemmel bir durumdur. Bir şekilde sitenize giren kullanıcının aradığı tüm bilgiyi tam olarak orada bulmasını sağlayın ya da orada bulamayacağı bilgiler için site içindeki bir başka içeriğe kullanıcıyı yönlendirin.
Kullanıcının konuyu öğrenmesini ve ilgili diğer konuları keşfetmesini kolaylaştırmak için çeşitli linklemeler kullanın.
Google üzerinden üzerine içerik yazılan konuyla ilgili yapacağınız kısa bir araştırma, Google’ın karşınıza çıkaracağı ‘’people also ask’’ snippet’i ile karşılaşmanızı sağlayacaktır. Bu kısım, semantik olarak aramanız ile alakalı çok aranan soruları gösterir. İçeriğinizde bu sorular için ayrı başlık alanları oluşturmak zorunda değilsiniz. Fakat burada gördüğünüz soruların büyük bir kısmına yanıt verdiğinizden emin olmak, içeriğinizin kapsamını güçlendirdiğinizle ilgili size önemli bir ipucu verir.

Yukarıda sizin için örnek bir arama yaptık: ‘’evde maydanoz yetiştirme’’. Daha sonra Google’ın bizim için ‘’Kullanıcılar bunları da sordu’’ kısmında neler söylediğine göz attık.
Bir yöntemimiz daha var. Google’da aynı aramayı yaptıktan sonra ‘’tavsiye edilen sorgulamalar’’ listesine göz atabilirsiniz. Burada işinize yarayacak alt başlıklar, bahsetmeniz gereken detaylarla ilgili tüyolar bulacaksınız.

Bunlar size hedef kitlenizin sıklıkla neleri merak ettiğini, onların maydanoz yetiştirmeyle ilgili merak ettiği her şeye yanıt verebilmeniz için neleri kapsamanız gerektiği ile ilgili önemli bilgiler verecektir.
Son olarak, SERP’in hemen altındaki ‘’ilgili aramalar’’ kısmındaki liste de benzer bir işlevi yerine getirir:

Elbette, ilgili aramaları yapmak için tek kaynağınız Google değil. Çeşitli anahtar kelime bulma ve sorgulama araçlarını kullanarak da ilgili arama türünde hacmi yüksek olan kelimeleri bulabilirsiniz. Son dönemlerde aranma hacmini yükselten ilgili anahtar kelimeleri incelemek için Google Trends gibi ücretsiz araçlardan da yararlanabilirsiniz.
Bunların tümü, temelde kullanıcınıza hitap ederek dolaylı şekilde SEO skorunuzu arttırmaya olanak tanır. Bu da tam olarak ‘’SEO uyumlu içerik nasıl yazılır?’’ sorusunun yanıtıdır.
Rakiplerinizden Daha İyisini Üretin
Bir içerik yazmadan önce özellikle Google’da ilgili sorgulamada ilk sayfada sıralama almış içerikleri incelemenizi tavsiye ediyoruz. Bunlara detaylıca baktıktan sonra bunların arasından ‘’en kapsamlısını’’ üretebilmek, Google’a kendinizi kanıtlamak ve siteniz sıralama aldıktan sonra mümkün olduğunca az kişiyi diğerlerine kaptırmak için iyi bir fırsat.

- İçeriğinizi kısımlara ayırın. İlgi çekici, insanların içeriğe odaklanarak onun devamını merak etmesini sağlayacak bir giriş yapın. İçeriğin giriş kısmında soru sorarak başlamak genellikle kullanıcıların içerikle olan ilişkisini güçlendiriyor.
- İçeriğinizde soru sorun ve yanıtlar verin. Yalnızca retorik sorulardan söz etmiyoruz. Kullanıcıların akıllarına gelen soruları bulun ve yanıtlar verin. Bunun için rakiplerinizin içeriklerinde hangi sorulara yanıt verildiğine göz atın.
- İçeriğinizin ilk kısmında bir içerik haritası bulundurun. Kullanıcının içerik içerisinde aradığını daha kolay bulmasını sağlayacak bir akış menüsü, kullanıcıların deneyimini arttırırken Googlebots’un de sayfanızı daha rahat crawl etmesine olanak tanıyabilir. Bu da kullanıcıların sitenizi bir bilgi almak için daha sık tercih etmesini sağlayacaktır.
- İçeriğinizde bir hikâye anlatın. Bahsettiğiniz konuyu sade bir şekilde anlatmanız gerektiğini size biz söyledik. Bu tamam. Fakat anlatımınızı hikayeleştirmenin ne kadar önemli olduğunu unutmayın. Örneğin bir satış stratejisinde canlı yardımın öneminden söz ederken, bunun için çeşitli vaka çalışmalarına referans verin. Eğer bir çalışmaya referans vermek istemiyorsanız bir kurgu oluşturun ve okuyucularınızı bu kurgu içerisine dalarak anlattığınızı keşfetmeye teşvik edin. Bu tip bir içerik, gerçekten bilgilenmek isteyen kullanıcıların öncelikli olarak sizin sitenizi ziyaret etme olasılığını arttıracaktır.
Unutmayın, kullanıcıların bir şekilde sizi seçmesini, sitenizde daha uzun durmasını, sitenizde dönüşüm göstermesini sağlayan her optimizasyon, aslında bir arama motoru optimizasyonudur. Çünkü Google, kullanıcılarla sıkı bir ilişki kurmanızı istiyor.
SEO Uyumlu İçerik İçin Teknik Gereksinimler Nelerdir?
Şu ana kadar genel olarak SEO uyumlu içerik yazarken dikkat edilmesi gereken UX temelli konulardan söz ettik. Bir başka içeriğimizde de belirttiğimiz gibi, SEO iki şey için yapılır (teoride):
- Kullanıcı deneyimini arttırmak için,
- Kullanıcı deneyimini arttırdığınızı arama motoru botları için görülebilir hale getirmek için.
İşte tam da bu yüzden, teknik adımlarınızın da SEO uyumlu içerik için büyük bir önemi var. Gelin adım adım SEO uyumlu içeriğin sahip olması gereken teknik özellikleri inceleyelim:

- İçeriğiniz tek, içeriğinde anahtar kelimenizi barındıran, güçlü bir h1 başlığına sahip olmalı. H1 başlığı hem kullanıcıların hem de Googbots’un ‘’burada tam olarak ne var?’’ sorusuna yanıt verir.
- Bir içerikte h2 başlığı kullanılmadan direkt olarak h3’e geçilmemelidir. Başlık etiketleri hiyerarşik bir ilişki içerisinde kullanılmalıdır.
- Bir içerikle bir başlık etiketinin altına hiçbir gövde paragrafı yazılmadan bir başka başlık atılmamalıdır.
- İçeriğin yoğunluk olarak yüzde 1 ile 2 arasında anahtar kelime barındırmasına önem gösterilmelidir. Bu kelime mutlaka odak anahtar kelimenin ta kendisi olmak zorunda değildir. Semantik anahtar kelimeler ve ilgili anahtar kelimeler de içeriğin otoritesini güçlendirir.
- İçeriğin sitenin içindeki diğer ilgili içeriklere link vermesi, bu içeriklerden link alması site içi SEO’yu ve içeriğinizin SEO skorunu güçlendirecektir. Bu tip bir optimizasyon, kullanıcıların sitenizde gezinme deneyimlerini de olumlu etkiler.
- İçeriğin -varsa- site dışındaki otoriter ve güvenilir bir siteye link vermesi gerekebilir.
- İçeriğin uzun bloklar halinde yazılmak yerine çeşitli alt başlıklar, maddelemeler halinde yazılması tercih edilmelidir.
- İçeriğin 160 karakterden uzun olmayan ve içerisinde anahtar kelimeyi barındıran, call-to-action odaklı bir meta açıklamasına sahip olması gerekir.
İçerik üretimi hakkında daha fazlasını keşfetmek ister misiniz? Hemen ‘’İçerik Pazarlama Nedir?’’ başlıklı içeriğimize gidin ve internet dünyasında içerik yazarlığını daha yakından keşfedin.